Hepimizin hayatında pis pis arkadaşları oluyor malesef. Bugüne kadar kıskanılmadık mı, aldatılmadık mı, ihanete mi uğramadık, arkamızdan iş çevirilmediler mi ya da sevgilimizi elimizden almadı mı şıllıklar. Bu hikayelerde başrol oyuncusu genellikle bir erkekken, yan rol kadın oyuncu dalında Oscar ödülünü o sıralar "en iyi arkadaşım" diye nitelendirdiklerimiz alıyor. Bu sözde en iyi "şıllıklar!" ay pardon arkadaşlar genellikle kıskançlık ve haset içerisinde en uygun zamanı beklerler. Bu zaman gelene kadar ne zaman ihtiyacınız olsa yanınızdalardır, her şeyi beraber yaparsınız ve en özel sırlar bir bir ortaya dökülmeye başlar. Durun bir dakika yoksa dökülen sadece bizim sırlarımız mıydı? Neyse bu arkadaşlara kısaca yılan diyeyim. Bu yılanlar sizin tüm hayatınızı eline geçirmek üzere programlanmıştır. Düşünün, arkadaşlığınızın ani bir kriz sonrası başlamış olma ihtimali yüksektir di mi? Çünkü yılanlar avlarına saldırmadan önce uzun süre gözlemleyip uygun anı kollarlar tıpkı son dakika attıkları kazıklar gibi. Yılanlar yeni bir ortamda öncelikle hedeflerini belirlemek için radarlarını açar, ortamdaki en güzel, en popüler, en heycanlı ya da en hareketli olanları belirli numaralandırma sistemine göre sıralarlar. Allah'ın belalarında nasıl bir kafa yapısı varsa beyinde bir Sherlock Holmes var ama boşa çalışıyor. Numaralandırmayı tamamladığında 1 numaraya yani size ulaşmak için hemen bir yol planı çizerler. Bu da genelde sizin etrafınızda olan ama sizinle direk irtibatta olmayan birilerinden geçer. Filler tepişir çimenler ezilir yani. Daha alt sıradaki numaraları size yaklaşmak için kullanır önce
onlarla yakınlaşırlar. Siz sürekli onları görürsünüz ama dikkat etmezsiniz. Yani önce resimlerini zihninize yerleştirirler. Bu sırada kendileri hakkında oluşturdukları o çok eğlenceli arzu edilir arkadaş aurasını yavaştan yavaştan size doğru itelerler. Nihayetinde bir gün erkek arkadaşınızdan ayrılır, ailenizle kavga eder, yanınızdakine sinirlenir ya da birinin ağzını burnunu dağıtmak istersiniz. İşte tam o sırada yılan, avına sokulmaya başlar. Kafanız o anda öyle dağınıktır ki kim olduğuna bile dikkat edemezsiniz ama o anda yanınızda bulunuyor olması merhamet duygularınızı ele geçirir. Bugünden sonra her aklınıza şüphe düştüğünde o an aklınıza gelir, ah ne iyidir, ne yardımseverdir, hem o gün sizi ne de iyi anlamış, sakinleştirmiştir... Belirli aralıklarla kıskançlık krizlerini hissetsenizde "yoook caaaanımmm" der geçersiniz. Zamanla kıskançlık öyle bir hal alırki en acımasız düşmanlarınızdan daha kötü şakalar yapar, en özel konularda sizinle dalga geçebilir ya da tamamen "yanlışlıkla" bilinmesini istemediğiniz bir şeyi herkesin ortasında söyleyebilirler. Facebook ve twitterda saniyelerle her fotoğrafınızı her twitinizi beğenir, yorumlar, paylaşır. Sanırım FBI takibinde olsanız bu kadar dakik olamazlar. Ayrıca susmayan what's up mesajlaşmanız yüzünden ailenizle ve erkek arkadaşınızla fena papaz olursunuz. Ama bu sırada fark ettiniz mi hep sizden konuşuyorsunuz kuzum? Siz ballandıra ballandıra anlatırken karşıda birileri tırnaklarını yiyor olabilir dikkat etmek lazım. Tabi bu sırada yine her başınız belaya girdiğinde akıl aldığınız insan olmuştur artık ne de olsa hayatınızdaki herşeyi biliyor ve yorumlamakta eksik kalmıyordur. Ve birgün artık yılanın avlanma günü gelir nihayetinde. Erkek arkadaşınızdan ayrıldığınızda ne çok ağlamıştınız halbuki değil mi? Bu arada yılanlar ikiye ayrılıyor tam bu noktada. Biri gizliden gizliye eski erkek arkadaşınızla derin mevzulara girerken, diğeri erkek arkadaşınızın sizinle birlikteyken dahi ondan hoşlandığını, bunun hakkında sizi uyardığını söyleyen ve asla böyle bir şeyin kabul edilemez olduğunu belirten ama yine de eski erkek arkadaşınıza sinyallerden sinyal çakan cinstir. İkincisi çıngıraklı yılan kadar zehirli ve acı çektiricidir dikkat etmek lazım. İkincisiyle ilişkileri hemen kesmekte ve mümkünse kendisini çocukların erişemeyeceği bir yere kaldırmakta fayda vardır. Birincisi ise size uzun süre kek yapacağından anlayana kadar iş işten geçmiş olacaktır. Yine de vazgeçip peşini bırakalım mı? Tabiki hayır... İntikamın en kanlısı her iki türü de bekliyor olacaktır. Boşuna dememişler kadın kadının düşmanıdır diye işte böyle şeyler yüzünden oluyor kızlar! Yapmayın, yaptırmayın, yapana da intikamınızı tattırın! Bu bölümde bundan sonra anılarımı, gözlemlerimi ve bilhassa ilişkileri paylaşıyor olacağım, sizin de benzer anılarınız varsa yazın kızlar malum uyanmayanları uyandırmak sevaptır...
onlarla yakınlaşırlar. Siz sürekli onları görürsünüz ama dikkat etmezsiniz. Yani önce resimlerini zihninize yerleştirirler. Bu sırada kendileri hakkında oluşturdukları o çok eğlenceli arzu edilir arkadaş aurasını yavaştan yavaştan size doğru itelerler. Nihayetinde bir gün erkek arkadaşınızdan ayrılır, ailenizle kavga eder, yanınızdakine sinirlenir ya da birinin ağzını burnunu dağıtmak istersiniz. İşte tam o sırada yılan, avına sokulmaya başlar. Kafanız o anda öyle dağınıktır ki kim olduğuna bile dikkat edemezsiniz ama o anda yanınızda bulunuyor olması merhamet duygularınızı ele geçirir. Bugünden sonra her aklınıza şüphe düştüğünde o an aklınıza gelir, ah ne iyidir, ne yardımseverdir, hem o gün sizi ne de iyi anlamış, sakinleştirmiştir... Belirli aralıklarla kıskançlık krizlerini hissetsenizde "yoook caaaanımmm" der geçersiniz. Zamanla kıskançlık öyle bir hal alırki en acımasız düşmanlarınızdan daha kötü şakalar yapar, en özel konularda sizinle dalga geçebilir ya da tamamen "yanlışlıkla" bilinmesini istemediğiniz bir şeyi herkesin ortasında söyleyebilirler. Facebook ve twitterda saniyelerle her fotoğrafınızı her twitinizi beğenir, yorumlar, paylaşır. Sanırım FBI takibinde olsanız bu kadar dakik olamazlar. Ayrıca susmayan what's up mesajlaşmanız yüzünden ailenizle ve erkek arkadaşınızla fena papaz olursunuz. Ama bu sırada fark ettiniz mi hep sizden konuşuyorsunuz kuzum? Siz ballandıra ballandıra anlatırken karşıda birileri tırnaklarını yiyor olabilir dikkat etmek lazım. Tabi bu sırada yine her başınız belaya girdiğinde akıl aldığınız insan olmuştur artık ne de olsa hayatınızdaki herşeyi biliyor ve yorumlamakta eksik kalmıyordur. Ve birgün artık yılanın avlanma günü gelir nihayetinde. Erkek arkadaşınızdan ayrıldığınızda ne çok ağlamıştınız halbuki değil mi? Bu arada yılanlar ikiye ayrılıyor tam bu noktada. Biri gizliden gizliye eski erkek arkadaşınızla derin mevzulara girerken, diğeri erkek arkadaşınızın sizinle birlikteyken dahi ondan hoşlandığını, bunun hakkında sizi uyardığını söyleyen ve asla böyle bir şeyin kabul edilemez olduğunu belirten ama yine de eski erkek arkadaşınıza sinyallerden sinyal çakan cinstir. İkincisi çıngıraklı yılan kadar zehirli ve acı çektiricidir dikkat etmek lazım. İkincisiyle ilişkileri hemen kesmekte ve mümkünse kendisini çocukların erişemeyeceği bir yere kaldırmakta fayda vardır. Birincisi ise size uzun süre kek yapacağından anlayana kadar iş işten geçmiş olacaktır. Yine de vazgeçip peşini bırakalım mı? Tabiki hayır... İntikamın en kanlısı her iki türü de bekliyor olacaktır. Boşuna dememişler kadın kadının düşmanıdır diye işte böyle şeyler yüzünden oluyor kızlar! Yapmayın, yaptırmayın, yapana da intikamınızı tattırın! Bu bölümde bundan sonra anılarımı, gözlemlerimi ve bilhassa ilişkileri paylaşıyor olacağım, sizin de benzer anılarınız varsa yazın kızlar malum uyanmayanları uyandırmak sevaptır...
aylar geçiyor, seneler geçiyor zaman dediğin nedir ki zaten su gibi geçip gidiyor.o en zor ve en güzel günlerde yanınızda olmaya yemin eden sevgililer bir bir gidiyor hatta cogu zaman o lise arkadasları da kaybolup gidiyor.gercekler kalıyor geriye.en büyük askın kalıyor, evlenecegin ve aile kuracagın adam sonra en yakın arkadasların.basın cok büyük belalara girdiginde aileni arayamazsın.cünkü ailen yargılar,hesap sorar ama dostun öyle degildir, sahip cıkar.seni kurtarmak icin en kötü durumlara yada ortamlara girer,cıkar.zaman bir filtre gibi onları ayırt eder.en kötü hissettigim durumlarda bile, kendimi sen varsın diye güvende hissediyorum.evinde sıgınacak bir koltugum, basımı yaslayacak omzun oldugu icin.umarım bütün genc kızlar bu yollardan geçtikten sonra senin gibi bir dosta sahip olurlar.gerisini zaten biz hallederiz.
YanıtlaSil